Aniden hortlayabiliyor bir müzik, parfüm, takı veya bir söz ile denk geldiğimde o halının altına ittiğim duygularım.
Çalışma hayatını üretken olmaktan dolayı seviyorum lakin aynı zamanda o halının altındakilerin çıkmasına da az zaman bıraktığından hoşnutluğum bir başka. Çalışmıyor olsaydım da evde oturamazdım, önce hafif eski bir yelkenli alıp onu tamir eder sonra da denize açılırdım ya da yine eski bir VW Westfalia alıp içinde yaşanacak şekilde tamir edip turlamak isterdim.
Artık 36 yaşındayım ve şu ana kadar en anlamsız, saçma, bulduğum olgu halen ölümün ta kendisi oldu.
Sarılmayı, öpmeyi bıraktım, bir "özledim" bile diyemiyorsun ya yitirdiklerine bu benim dengemi bozuyor. Sar baştan "neden geldik neden gidiyoruz" sorusuna, kurcala dur. Tutarlı, mantıklı bir cevabı mı var bunun? En fazla kendini avutabileceğin, fakat iki gıdım didiklesen parçalayabileceğin bir teze inandırıyorsun kendini, hani biraz daha az hüzünlü yaşamak adına, yoksa, elle tutulur bir cevabı yok. Bugun aktif olan 780 din ve 3200 mezhep var istediğine inan. Benim tek inandığım doğa ve bilim.
Senden aklımda kalan cevap üstüne bir cevap daha ekleyemedim henüz "biz gitmezsek yeni gelenler nereye gelecek?" :) güldürüyorsun halen beni, ne çok şey öğrendim senden, iyi ki vardın hayatımda teşekkürler.
Bir yıldır yoksun, üzgünüm, sana şu geçen bir yılda yaşadığım onca deneyimi paylaşamadığım için, çünkü nerdeyse geçmiş 4 seneye eşit farklı deneyimler yaşadım, farklı yerler gördüm.
Burdan yazıyorum varsa orda erişimin bekli denk gelirsin! Freud, Spinoza, Marks, Engels, Darwin, Einstein ve Curie ile muhabbetten arda zaman kalırsa gözüne çarpar belki.
ÖZ
LE
DİM!
S.Gun
Aralık 2017
Yorumlar
Yorum Gönder