Ana içeriğe atla

Masalların Masalı

Seninle buluşacaktık kafede, not defterimi yanıma almayı unutmuşum, dalgın oluyorum Cumaları iş cıkışı, ama unutmadım sana yazacaklarımı. İlgimi çeken "Poèmes du Monde" adlı DVD'nin içindeki "Légende des légendes"  yani "Masalların Masalı" ndan  bahsedecektim, bu 14 çizgi filmlik yapıtı ileride bir gün beraber izleyelim.

Otobüsten indim, yerler karla kaplı ve halen havada biraz güneş kırıntısı asılı kalmış. Saat 6'da kapanacak kütüphane, temkinli ama hızlı adımlarla yürüdüm yağan karda ayağım kaymadan, nihayetinde burası kar ülkesinin başkenti. Kar yağınca pek soğuk olmaz ve zaten Wellington caddesinden sadece 6 blok güneyde Metcalfe caddesi.



Ottawa`nın ilk kütüphanesi burası, 1906'da açılmış ve o zamana kadar lüx ve masraflı olarak görülmüş kütüphane mantığı. Eski binadan kalan işlemeli pencerelerden biri ise halen mevcut, üzerinde Charles Dickens, William Shakespeare, Duncan Campbell Scott, Lord Byron, Aflred Lord Tennyson, ve Thomas Moore'un portreleri.

Çok büyük bir kütüphane canlanmasın gözünde, Ottawa'nın nüfusu halen 1 milyon bile değil. Burada aradığım Montreal'den CapCanal adlı televizyon kanalının çocuklar için Fransızca olarak hazırlamış olduğu ve CinéFête şirketinin 2009'da piyasaya sürdüğü içinde 14 çizgi film bulunan "Poèmes du Monde" adlı DVD.  

"Poèmes du Monde"  yani "Dünya Şiirleri" nin içinde İspanya`dan Antonio Machado, Japonya`dan Haiku ustalarından Kobayashi Issa, Masaoka Shiki, Matsuo Bashō, Rusya`dan Samuil Yakovlevich (Marchack), Yeni Zelanda`dan Katherine Mansfield'in şiirleri olduğu gibi Türkiye'den de bir şiir var,  adı Fransızca olarak "Légende des légendes" yani "Masalların Masalı". Bir şiir için ne kadar ufuk açan, ve içten bir isim öyle değil mi?




Masalların Masalı

su başında durmuşuz
çınarla ben.
suda suretimiz çıkıyor
çınarla benim.
suyun şavkı vuruyor bize,
çınarla bana.

su başında durmuşuz
çınarla ben, bir de kedi.
suda suretimiz çıkıyor
çınarla benim bir de kedinin.
suyun şavkı vuruyor bize
çınara, bana, bir de kediye.

su başında durmuşuz
çınar, ben, kedi, bir de güneş.
suda suretimiz çıkıyor
çınarın, benim, kedinin, bir de güneşin.
suyun şavkı vuruyor bize
çınara, bana, kediye, bir de güneşe.

su başında durmuşuz
çınar, ben, kedi, güneş, bir de ömrümüz.
suda suretimiz çıkıyor,
çınarın, benim, kedinin, güneşin, bir de ömrümüzün.
suyun şavkı vuruyor bize
çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.

su başında durmuşuz.
önce kedi gidecek
kaybolacak suda sureti.
sonra ben gideceğim
kaybolacak suda suretim.
sonra çınar gidecek 
kaybolacak suda sureti.
sonra su gidecek
güneş kalacak,
sonra o da gidecek.

su başında durmuşuz
çınar, ben, kedi, güneş, bir de ömrümüz.
su serin,
çınar ulu,
ben şiir yazıyorum,
kedi uyukluyor,
güneş sıcak,
çok şükür yaşıyoruz.
suyun şavkı vuruyor bize
çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.


Légende des légendes

Nous sommes au bord de l'eau,
le platane et moi.
Notre image apparaît dans l'eau,
le platane et moi.
Le reflet de l’eau nous effleure,
le platane et moi.

Nous sommes au bord de l’eau,
le platane, moi et puis le chat.
Notre image apparaît dans l’eau,
le platane, moi et puis le chat.
Le reflet de l’eau nous effleure,
le platane, moi et puis le chat.

Nous sommes au bord de l’eau,
le platane, moi, le chat, et puis le soleil.
Notre image apparaît dans l'eau,
le platane, moi, le chat, et puis le soleil.
Le reflet de l'eau nous effleure,
le platane, moi, le chat et puis le soleil.
Nous sommes au bord de l'eau,
le platane, moi, le chat, le soleil, et puis notre vie.
Notre image apparaît dans l'eau :
le platane, moi, le chat, le soleil et puis notre vie.
Le reflet de l'eau nous effleure,
le platane, moi, le chat, le soleil et puis notre vie.

Nous sommes au bord de l'eau,
le chat s'en ira le premier,
dans l'eau se perdra son image
Et puis je m'en irai, moi,
dans l'eau se perdra mon image.
Et puis s'en ira le platane;
dans l'eau se perdra son image.
Et puis l'eau s'en ira,
le soleil restera,
puis à son tour il s'en ira.

Nous sommes au bord de l'eau,
le platane, moi, le chat, le soleil et puis notre vie.
L'eau est fraîche,
le platane est immense,
moi j'écris des vers,
le chat somnole,
nous vivons Dieu merci,
le reflet de l'eau nous effleure,
le platane, moi, le chat, le soleil et puis notre vie.

Evet Kanada'da çocuklara izletiliyor Nazım'ın şiirlerinden uyarlanmış bir çizgifilm. Geçen yıl ise Ankara'da bir lisesinin duvar gazetesinde yasaklandı Nazım'ın şiirleri. Okulun müdüru lisenin panolarına asılan sayfaları toplattırdı ve "her şeyi yayınlayamayız başımız yanar" dedi. 



Bu şiir Nazım Hikmet'in 7 Mart 1958, Varşova imzalı bir şiiri.  Biliyorsun 1956 sonlarında (3 Kasım) zatüre yüzünden Rusaya'dan ayrılıp o zamanki Çekoslavakya`ya tedavi için gitti ve tedavisi dokuz ay kadar sürdü (27 Temmuz).

1957 Temmuz`dan yıl sonuna kadar Moskova'da, 1957 sonunda bir ay Bakü'de, 1958 Ocak - Nisan arası Varşova'da, Mayıs'ta Paris, Haziran'da Leipzig, Ağustos sonunda Moskova olmak üzere hızlı bir trafik içindeyken Varşova'da Masalların Masalı ortaya çıktı.

Daha sonra 1979`da Rus animasyon sanatçısı Yuriy Norshteyn Masalların Masalı şiirinden esinlenerek aynı isimle Rusça olarak "Сказка сказок", İngilizce olarak "Tale of Tales" adlı animasyon filmini Dünya ile paylaştı ve bu eser Yuriy Norshteyn`e bir çok ödül getirdi.
  • 1980 - Lille (France) Enternasyonel Filmler Festivali: Jüri Büyük Ödülü
  • 1980 - Zagreb Dünya Animasyon Filmleri Festivali: Büyük Ödülü
  • 1980 - Ottawa (Canada) Enternastonel Animasyon Festivali; 3 Dakika üzeri En iyi Film Ödülü
  • 1984 - Los Angeles Sanat Olimpiyatları Festivali: Juri tarafından seçilen tüm zamanların en iyi animasyonu
  • 1995 Moscow Rusya Bağımsız Başarı Ödülü (Ruslar için en büyük sanat ve edebiyat Ödülü)
  • 2002 - Zagreb Dünya Animasyon Filmler Festivali: (2. kere) Jüri tarafından seçilen tüm zamanların en iyi animasyonu

Стоим над водой - солнце, кошка, чинара, я
и наша судьба.
Вода прохладная,
Чинара высокая,
Солнце светит,
Кошка дремлет,
Я стихи сочиняю.
Слава Богу, живем!.

Resting by the water-side
the plane tree, I, the cat, the sun and our life.
The water is cool
the plane tree spreading
I am writing a poem
the sun is warm
it's great to be alive.

Bu kadar ödül almış ve "tüm zamanların en iyi animasyonu" olarak tarihe geçen filmi merak etmiş olmalısın, "The complete works of Yuri Norstein" adlı DVD'yi kütüphanede bulabilirsin, bu DVD içinde "Tales of Tale" da bulunuyor. ODTÜ'nün kütüphanesine bakarsan orda da bulursun. Ayrıca bu şiiri Ruhi Su 1980'de çıkarttığı Çocuklar, Göçler, Balıklar albumünde seslendirip, üslubuyla şiire can katmış.


Norshteyn `in animasyonunda arka planda çalan müzik Mozart'in Piano Konçertosu No 4, G KV 41 - Andante.

Tale of Tales

Resting by the water-side
the plane tree and I.
Our reflections are thrown on the water
the plane tree's and mine.
The sparkle of the water hits us
the plane tree and me. 

Resting by the water-side
the plane tree, I and the cat.
Our reflections are thrown on the water
the plane tree's, mine and the cat's.
The sparkle of the water hits us
the plane tree, me and the cat. 

Resting by the water-side
the plane tree, I, the cat and the sun.
Our reflections are thrown on the water
the plane tree's, mine, the cat's and the sun's.
The sparkle of the water hits us
the plane tree, me, the cat and the sun. 

Resting by the water-side
the plane tree, I, the cat, the sun and our life.
Our reflections are thrown on the water
the plane tree's, mine, the cat's, the sun's and our life's.
The sparkle of the water hits us
the plane tree, me, the cat, the sun and our life. 

Resting by the water-side.
First the cat will go
its reflection will be lost on the water.
Then I will go
my reflection will be lost on the water.
Then the plane tree will go
its reflection will be lost on the water.
Then the water will go
the sun will remain
then it will go too. 

Resting by the water-side
the plane tree, I, the cat, the sun and our life.
The water is cool
the plane tree spreading
I am writing a poem
the sun is warm
it's great to be alive.
The sparkle of the water hits us
the plane tree, me, the cat, the sun and our life. 

(Warsaw, 7 March 1958)


Poèmes du monde DVD Bilgileri:
Yaypım Şirketi: CinéFête, Montreal
Hazırlayan: CapCanal
Dil: Fransızca

DVD 1: 
Haïkus (Bashô, Issa, Shiki) Japon, Paraboles (Antoine Machado) Espagne
Les poulains (José Eustasio Rivera) Colombie, 
L'âne en peine (Edmond Jabès) Égypte, L'hurluberlu (Samuel Marchack) Russie,
Le noyau de mangue (Inconnu) Afrique,
Histoire de pirates (Robert Louis Stevenson) Écosse

DVD 2: 
Elsa (Sabine Huynh) Israël, Les démons (Alexandre Pouchkine) Russie,
Au fils de nomade (Hawad) Afrique du Nord,
Légende des légendes (Nazîm Hikmet) Turquie, 
L'homme de couleurs (Inconnu) Afrique,
Lorsque j'étais oiseau (Katherine Mansfield) Nouvelle-Zélande,
Vamos a contar mentiras (chanson populaire) Espagne


Almanca olarak: 
DAS MÄRCHEN ALLER MÄRCHEN

Am Wasser sind wir,

die Platane und ich.
Unser Abbild spiegelt sich im Wasser,
das von der Platane und von mir.
Das Licht des Wassers scheint auf uns,
auf die Platane und auf mich.

Am Wasser sind wir,

die Platane und ich und die Katze.
Unser Abbild spiegelt sich im Wasser,
das von der Platane, von mir und von der Katze.
Das Licht des Wassers scheint auf uns,
auf die Platane, auf mich und auf die Katze.

Am Wasser sind wir,

die Platane, ich, die Katze und die Sonne.
Unser Abbild spiegelt sich im Wasser,
das von der Platane, von mir, von der Katze und von der Sonne.
Das Licht des Wassers scheint auf uns,
auf die Platane, auf mich, auf die Katze und auf die Sonne.

Am Wasser sind wir,

die Platane, ich, die Katze, die Sonne und unser Leben.
Unser Abbild spiegelt sich im Wasser,
das von der Platane, von mir, von der Katze, von der Sonne und von unserem Leben.
Das Licht des Wassers scheint auf uns,
auf die Platane, auf mich, auf die Katze, auf die Sonne und auf unser Leben.

Am Wasser sind wir.

Zuerst wird die Katze gehen,
verschwinden wird ihr Abbild im Wasser.
Dann werde ich gehen,
verschwinden wird mein Abbild im Wasser.
Dann wird die Platane gehen,
verschwinden wird ihr Abbild im Wasser.
Dann wird das Wasser gehen,
die Sonne wird bleiben,
dann wird auch sie gehen...

Am Wasser sind wir

Das Wasser ist frisch,
Die Platane ist mächtig,
ich schreibe Gedichte.
Die Katze schlummert,
die Sonne ist warm.
Welch ein Glück! Wir leben.
Das Licht des Wassers scheint auf uns,
auf die Platane, auf mich, auf die Katze, auf die Sonne und auf unser Leben...


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aç Kapıyı Melek, Ben Geldim

Mart ayında bir gün, bir Cuma günü. Saat öğleden sonra 4:30. Sabah hava sıcaklığı eksi otuz santigrat derece idi, şimdi ısındı biraz, yalnızca eksi on. Ah Ottawa, söyle yetmedi mi artık bu kış? İşten koşar adım çıkıyorum. Melek otoparkta beni bekliyor. Önce camları kaplamış olan buzu elimdeki uzun saplı plastik spatula ile bir güzel kazıyorum. Eğer dünyanın bu köşesinde yaşamayı hayal ediyorsa oralarda birileri, işte bu gerçeği de hayallerinin bir köşesine dahil etmeli. Zira spatulayla buz kazımak yemek yemek, su içmek gibi hayatın doğal bir parçası buralarda. Araçların camlarına yapışan kar taneleri buzlaşıyor, kaskatı kesiliyor. İşin yoksa her allahın günü kazı babam kazı.

Kanada Mühendisi'nin Yüzüğü

Mühendislik Yüzüğü  Kanada üniversitelerinin herhangi bir mühendislik dalından mezun olan öğrencilerin, özel bir seremoni eşliğinde taktıkları yüzüktür. Paslanmaz çelikten veya incelikle işlenmiş demirden yapılmış olan bu yüzükler; kalem tutan, imza attığınız, dominant elinizin serçe parmağına takılır ki, bir proje imzalarken, bir dizayn yaparken yüzeye ilk yüzük temas etsin ve çıkarttığı t ını  ile size hata yapma olasılığınızı ve mühendislik etikleri üstüne ettiğiniz yemininizi tekrar tekrar hatırlatsın.

İstanbullu Bir Turistin Gözünden Ottawa - 1

Selam, ben Emre, Ottawa'da hızlı geçen birinci haftamın sonunda gözlemlerimi bu yaz ı  ile hızlıca paylaştım,  sürç-i lisan ettiysem affola.  14 Haziran Salı:  Aktarmalı uzun bir yolculuk sonrası başkent  Ottawa'n ın ( İstanbul Atatürk Havalimanı ile karşılaştırıldığında)  k üçük  uluslararası "Ottawa MacDonald–Cartier" h avaalanına  indim, d ı ş ar ı  çıkar çıkmaz fırın sıcağı gibi bir hava ile karşılandım. Alandan  şehir merkezindeki eve giden yol bol yeşillikli ve sanki  tüm şehrin bir bahçıvanı varmış gibi yemyeşil, düzenli ve temiz göründü. Jetlag halinde arkadaşların güneş vuran salonlarında kedi gibi kıvrılıp uyudum ve dinlendim. 15 Haziran Çarşamba:   Şehir merkezinde kalıyorum. Öncelikle, başkentin göbeğinde bulunan, "Parliament Hill" olarak bilinen tepecik üstünde, Rideau Nehrine nazır gotic mimariye sahip "parlamento" yani meclis binasını gezmek için şehir merkezinden yürüyerek geçtim. Yol bo...

İstanbullu Bir Turistin Gözünden Ottawa - 2

17 Haziran Cuma: Chateau Laurier diye oldukça büyük bir otelin arkasında bulunan Majors Hill park mükemmel bir yer, öğlen yemeğini yine Bottega'dan alıp bu parka yürüdük.  Çimenlerin üzerinde bir ağaç gölgesine oturduk. Parkta hula hup çevirenler, frizbee oynayanlar çocuklarını çimenlere salıp onlarla beraber yuvarlananlar, kitap okuyanlar, yanlarında getirdikleri darbuka benzeri (djembe) enstrümanları çalanlar hepsi burada. Mutluluk tepesi olmuş burası.  Karşımızda Parlamento binasının arka cephesi görünüyor ve biraz aşağı doğru bakarsak Ottawa Nehri ve karşı kıyı Quebec eyaletinin Gatineau şehri.